Çimlerin üstünde gün batımına karşı klasik müzik eşliğinde üstelik bedava biletle giden bir tren hayal edin, hatta etmeyin. Gerçekten böyle bir rüya var 45 günlüğüne. Yeri ise İzmir.
Ancak tramvayın romantik yüzü kadar sorunlu bir yüzü de var: trafik çilesi, AVM kayırmacılığı ve potansiyel Azrail olması. Bunları bu kadar kalabalık bir şehirde sorunsuz çözebilen bir belediye varsa işte o zaman bir rüyadan söz etmek mümkün olabilir.
Bekleyip görelim.
9 Nisan 2018 Pazartesi
29 Mart 2018 Perşembe
İzmir artık koca göbekli bir şehir
İzmir, kocaman göbeği olan şişman bir adam gibi artık.
Çok göç aldı.
Çok bina oldu.
Çok araç oldu.
Çok ama çok insan oldu.
Hepsi üst üste.
Nereye gitseniz insan yığını.
Neredeyse her metrekaresinde insan bulmak mümkün.
Üst üste insanlar şehri şişirdi de şişirdi.
Sonra İzmirli kafası diye saçma bişey çıkardılar.
Boyoz, çiğdem, imbat, bilmem ne.
Güzel kız filan da kalmadı, hepsi boyalı, estetikli.
Bu gürültüde ve karmaşada 10 yılda 100 yıl yaşlandık.
İzmir yaşlandı, yoruldu, biz yorulduk.
Gökyüzü yoruldu, kirli havadan puslandı.
Ağaçlar yoruldu, ölmeden yok oldu çoğu.
Kuşlar yoruldu, gittiler. Kalanları da kesip yediler.
Kargalar bile azaldı. Onlar belediye işçisinden çok çalışırdı.
İçi burulan, içi sızlayan, içi ağrıyan kocaman göbekli bir şehir İzmir.
Çok göç aldı.
Çok bina oldu.
Çok araç oldu.
Çok ama çok insan oldu.
Hepsi üst üste.
Nereye gitseniz insan yığını.
Neredeyse her metrekaresinde insan bulmak mümkün.
Üst üste insanlar şehri şişirdi de şişirdi.
Sonra İzmirli kafası diye saçma bişey çıkardılar.
Boyoz, çiğdem, imbat, bilmem ne.
Güzel kız filan da kalmadı, hepsi boyalı, estetikli.
Bu gürültüde ve karmaşada 10 yılda 100 yıl yaşlandık.
İzmir yaşlandı, yoruldu, biz yorulduk.
Gökyüzü yoruldu, kirli havadan puslandı.
Ağaçlar yoruldu, ölmeden yok oldu çoğu.
Kuşlar yoruldu, gittiler. Kalanları da kesip yediler.
Kargalar bile azaldı. Onlar belediye işçisinden çok çalışırdı.
İçi burulan, içi sızlayan, içi ağrıyan kocaman göbekli bir şehir İzmir.
30 Mayıs 2014 Cuma
İnsan Kent: İzmirli Bir Belgesel
Filmin genel yönetmenliğini yapan Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nazlı Bayram, binlerce yıldır birçok medeniyete ev sahipliği yapan, her coğrafyadan, dinden ve kültürden insanların hoşgörüyle bir arada yaşadığı İzmir’in bu yapısını, yıllarca önce ya kendileri ya da ataları İzmir’e gelen farklı coğrafyalardan 11 farklı insanın gözünden “İnsan Kent” belgeseliyle ölümsüzleştirmek istediklerini söyledi. Yaşar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Barkan, filmin galasında, filmden esinlenerek yazdığı “İzmirdeniz” isimli şiiri okudu.
ÇEKİMLERİ 1 YIL SÜRDÜ
Filmin galası, Yaşar Üniversitesi Selçuk Yaşar Kampüsü’nde yapıldı. Galaya İzmir Vali Yardımcısı Mustafa Harputlu, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Bornova Belediye Başkanı Olgun Atila, Yaşar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Barkan, İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ümit Atabek, akademisyenler, çekim ekibi, filmin kahramanları ve öğrenciler katıldı.
İletişim ve Sanat Tasarım fakültelerinin öğretim üyeleri, öğrenciler ve Medya Merkezi çalışanlarının 1 yıllık emeğiyle çekilen filmde, ataları yüzlerce yıl önce İzmir’e gelen Musevilerden, Balkan göçmenlerine, Levantenlerden Anadolu’nun çeşitli coğrafyalarından göçle İzmir’e gelen 11 insanın gözünden, “İzmir” anlatıldı. İnsan Kent’te fotoğraf sanatçısından, bağlama ustasına, otelde yalnız bir hayat süren yaşlı bir kadından, 14 yaşındaki öğrenci bir kız çocuğuna, ressamdan balıkçıya kadar farklı mesleklerden insanlar yer aldı. Filmin müziklerini de Yaşar Üniversitesi Müzik Bölümü öğretim üyeleri yaptı.
İZMİR’İN İNSANİ ZENGİNLİKLERİ
Prof. Dr. Nazlı Bayram, “Temamız tamamen göç değil, biz İzmir’in insani zenginliklerini anlatmak istedik. Önemli olan İzmir’in tarihsel olarak hep farklı kültürlerin katkısıyla, getirileriyle oluşan zenginlikleri. 100 yıl bu topraklarda Rumlar, Yahudiler vardı. Şimdi de Anadolu’nun her coğrafyasından, Balkanlar’dan gelen insanlar var. Bu kentin renkleri, tüm bu insanlar. İzmir’in bu renklerini anlatmak istedik. İzmirliler olarak bu renkliliği korumamız gerekiyor. İzmir’i İzmir, şehri güzel, sıcak, hoşgörülü yapan, bu insan dokusu. Konuştuğumuz insanlar yaşadıkları yere ilişkin bazı görüşlere sahip, bu görüşleri, eleştirilerini, önerilerini iletiyorlar. Kimileri, ‘Binaları, tarihi, denizi mahvettiler’ derken kimileri kadın olmanın, göçle gelmenin zorluklarını anlatıyor. Farklı hayatları, İzmir’in bir coğrafyasını, bir mekanını, oradaki hayatı anlattık. Kısacası İzmir’i anlattık” dedi.
“İZMİRLİLER ADINA TEŞEKKÜRLER”
Film gösteriminin ardından, hayatlarına belgeselde yer verilen, Yusuf Tuvi, Babacan Kılıç, Nigar Balın, Sevim Pişirgen, Feridun Emre, Nafiye Tanhan, Stefano Negro, İklima Çelik, Kadir Uykur, Eli Filidis ve Yasemin Balcı’ya çiçeklerini Aziz Kocaoğlu ve protokol üyeleri verdi. Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “4 milyon 100 bin İzmirli adına bu filmi hazırlayan ve İzmir’i İzmirlilerin gözünden anlatan herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu.
ÇEKİMLERİ 1 YIL SÜRDÜ
Filmin galası, Yaşar Üniversitesi Selçuk Yaşar Kampüsü’nde yapıldı. Galaya İzmir Vali Yardımcısı Mustafa Harputlu, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Bornova Belediye Başkanı Olgun Atila, Yaşar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Barkan, İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ümit Atabek, akademisyenler, çekim ekibi, filmin kahramanları ve öğrenciler katıldı.
İletişim ve Sanat Tasarım fakültelerinin öğretim üyeleri, öğrenciler ve Medya Merkezi çalışanlarının 1 yıllık emeğiyle çekilen filmde, ataları yüzlerce yıl önce İzmir’e gelen Musevilerden, Balkan göçmenlerine, Levantenlerden Anadolu’nun çeşitli coğrafyalarından göçle İzmir’e gelen 11 insanın gözünden, “İzmir” anlatıldı. İnsan Kent’te fotoğraf sanatçısından, bağlama ustasına, otelde yalnız bir hayat süren yaşlı bir kadından, 14 yaşındaki öğrenci bir kız çocuğuna, ressamdan balıkçıya kadar farklı mesleklerden insanlar yer aldı. Filmin müziklerini de Yaşar Üniversitesi Müzik Bölümü öğretim üyeleri yaptı.
İZMİR’İN İNSANİ ZENGİNLİKLERİ
Prof. Dr. Nazlı Bayram, “Temamız tamamen göç değil, biz İzmir’in insani zenginliklerini anlatmak istedik. Önemli olan İzmir’in tarihsel olarak hep farklı kültürlerin katkısıyla, getirileriyle oluşan zenginlikleri. 100 yıl bu topraklarda Rumlar, Yahudiler vardı. Şimdi de Anadolu’nun her coğrafyasından, Balkanlar’dan gelen insanlar var. Bu kentin renkleri, tüm bu insanlar. İzmir’in bu renklerini anlatmak istedik. İzmirliler olarak bu renkliliği korumamız gerekiyor. İzmir’i İzmir, şehri güzel, sıcak, hoşgörülü yapan, bu insan dokusu. Konuştuğumuz insanlar yaşadıkları yere ilişkin bazı görüşlere sahip, bu görüşleri, eleştirilerini, önerilerini iletiyorlar. Kimileri, ‘Binaları, tarihi, denizi mahvettiler’ derken kimileri kadın olmanın, göçle gelmenin zorluklarını anlatıyor. Farklı hayatları, İzmir’in bir coğrafyasını, bir mekanını, oradaki hayatı anlattık. Kısacası İzmir’i anlattık” dedi.
“İZMİRLİLER ADINA TEŞEKKÜRLER”
Film gösteriminin ardından, hayatlarına belgeselde yer verilen, Yusuf Tuvi, Babacan Kılıç, Nigar Balın, Sevim Pişirgen, Feridun Emre, Nafiye Tanhan, Stefano Negro, İklima Çelik, Kadir Uykur, Eli Filidis ve Yasemin Balcı’ya çiçeklerini Aziz Kocaoğlu ve protokol üyeleri verdi. Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “4 milyon 100 bin İzmirli adına bu filmi hazırlayan ve İzmir’i İzmirlilerin gözünden anlatan herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Etiketler:
belgesel,
Film,
göç,
göçmen,
insankent,
izmir,
izmirli,
nazlı bayram,
uzun metraj,
yaşam,
yaşar üniversitesi
5 Kasım 2013 Salı
14. İzmir Kısa Film Festivali/ 19-24 Kasım 2013
Türkiye'nin en büyük
Kısa Film Festivali 14 yaşında...
14. Uluslararası İzmir Kısa Film
Festivali
Bu yıl 14.cüsü yapılan ve İzmir'in tek film festivali olma özelliğini taşıyan Kısa Film Festivali başarıyla yoluna devam ediyor. Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sinema Televizyon bölümü mezunu Kayhan Kırmızıgül'ün önderliğinde süren festival dileriz 50. yılını da görür ve İzmir'in gururu olmaya devam eder.
Türkiye'nin en büyük kısa film festivali
olan İzmir Kısa Film Festivali'ne 14.
yılında 63 ülkeden 1365 film festival
programında yer almak için başvuruda bulundu. 19 Kasım 2013 tarihinde
gerçekleştirilecek olan açılış töreni ile başlayacak olan festival, 23 Kasım
2013 tarihinde gerçekleştirilecek olan ödül töreninin ardından 24 Kasım 2013
tarihinde son bulacak.
Festival, T.C. Kültür ve Turizm
Bakanlığı'nın ve Başbakanlık Tanıtma Fonunun önemli katkıları ile İzmirli
sinema severlerle ücretsiz olarak Fransız Kültür Merkezi'nde buluşacak. Bu yıl da festival izleyicileri Oscar,
Bafta, Cannes, Berlin, Oberhoussen ve diğer önemli festivallerde ödül kazanmış
filmlerin yanısıra, ilk kez gösterime giren filmlerle de buluşacak.
Festivalin Jüri Üyeleri
İzmir Kısa Film Festivali'ne, ulusal ve
uluslararası alanda gerçekleştirilecek olan yarışmada finalist filmleri
değerlendirmek üzere ve Altın Kedi Ödüllerini sahipleri ile buluşturacak olan
her yıl Türkiye'den ve dünyadan sinema alanında uzman isimlerden seçilerek
oluşturulan 14. İzmir Kısa Film Festivali jürisi yine birbirinden değerli
isimleri ağırlıyor.
Yavuz Özkan /
Yönetmen
Hüseyin Karabey /
Yönetmen
Burak Göral /Sinema
Yazarı
İrene Genhart /Sinema Yazarı
Betül Aksoy / Arkas
Sanat Merkezi Yöneticisi
Bede Chang / Hong
Kong Film Festivali Program Direktörü
Solmaz Panahi / Oyuncu
Altın Kedi Ödülleri 2013
14. İzmir Kısa Film Festivali, ulusal
kategorileride 10 film ve uluslararası
kategorileride 10 film Altın Kedi ödülü için yarışacak.
Genç Oyunculara Altın Kedi Ödülü...
Festival ilk kez 2011yılında, ulusal
filmler alanında “Genç oyunculara destek verme ve tanıtımlarına katkıda
bulunma amacı” ile yeni bir dal tesis etmiş ve “Genç ve umut veren
oyuncu” dalında Altın Kedi Ödülü vermişti. Bu yılda “Genç ve umut veren oyuncu” ödülü verecektir.
Özel Bölümler...
"This Is Not A Film/Bu Bir Film Değil" özel gösterimi
14. İzmir Kısa Film Festivali'nde özel gösterimi yapılacak olan "This Is Not A Film/In Film Nist-Bu Bir Film Değil" adlı filmde Panahi, hapiste temyiz sonucunu bekleyerek geçirdiği günlerini aktarırken İran sinemasının şu andaki durumuna da ayna tutuyor. Panahi, yönetmen arkadaşı Mojtaba Mirtahmasb’ı tutuklu bulunduğu evinde ağırlıyor, yapamadığı filmini anlatarak senaryosunu okuyor. Panahi’nin çok kısıtlı olanaklarla çektiği film, flaş diskle yurt dışına çıkarılıp Cannes Film Festivali’ne ulaştırılmıştı.
Jafer Panahi'ye Mektuplar...
İzmir Kısa Film Festivali kapsamında Jafer Panahiye destek vermek amacıyla hazırlanacak olan özel bir bölümde sinemaseverlerin duygu ve düşüncelerini Jafer panahiye iletmeleri için özel bir defter açılacak. Festival Sonunda bu defter Jafer Panahiye iletilmek üzere Solmaz ve Panah Panahiye verilecek.
''Avare'' Filmi bir kez daha beyaz Perde'de...
Hindistan Sinemasının 100. yılında. ''Avare'' Filmi bir kez daha beyaz Perde'de...
Hindistan sinemasın 100 yılı onuruna ''Avare'' filminin özel gösterimi gerçekleştirilecek. Raj Kapoor'un hem yönetmenliğini yaptığı hem de başrolünde oynadığı 1951 yapımı Hint filmi. Raj Kapoor bu filmle dünya çapında üne kavuştu.
İzmir Kısa film Festivali, ilk yılından itibaren sinema tarihinin önemli yapımlarını sinemaseverlerle buluşturdu. İlk kez yapıldığı 2000 yılında Türk Sinemasının İlk Renkli Türk Filmi ünvanını taşıyan ''Halıcı Kız'' Filminin restore edilmiş kopyasının gösterimiyle başladığı serüveni, geçenyıl Sessiz sinema döneminde çekilmiş, Alman Dışavurumcu akımının ve dünya Sineması Klasikleri arasında kabul edilen, Robert Wiene'nin yönettiği 1920 yapımı ''Dr. Caligari'nin Muayenehanesi'' adlı filmi piyano eşliğinde sinemaseverlerle buluşturarak tamamlamıştı.
Söyleşiler
14.İzmir Kısa Film Festivali, bu yıl
sinema severleri ve genç sinemacıları sinemanın önemli isimleri ile buluşturuyor. Gerçekleştirilen
söyleşilerle sinemaseverler sinema dünyasının önemli isimleri le buluşarak
bilgi ve deneyimlerini paylaşma olanağı yakalıyorlar. Festival kapsamında
gerçekleştirilecek olan söyleşilerden bazıları.
Yavuz
Özkan,Yönetmen
Hüseyin
Karabey, Yönetmen / Yapımcı
Solmaz
ve Panah Panahi; Jafer Panahi'ye Mektuplar
Elhum
Shakerifar; Sinema'da Ses
Berat
İlk: Animasyon Atölyesi
Uluslararası İzmir Kısa Film festivali ilk kez 2000 yılında düzenlenmiş ve o günden bu yana Türkiye'nin en önemli kısa film festivallerinden biri. Festivalin, düzenlendiği İzmir'in tek sinema festivali olma özelliğine sahip.
Her yıl uluslararası ve ulusal
kategorilerde kısa filmlere Altın Kedi Ödülleri veren festival, yurtdışından ve
Türkiye'den sinema dünyasında önemli ve isim yapmış kişileri jürisine davet
ederek kısa filmin gelişimi açısından rekabete dayalı ortam yarattı.
Yarışmalı bölümünün yanı sıra;
Türkiye'den ve dünyadan o yılın panoramasını çizmek amacı ile özenle seçilmiş
filmler gösterime alınmakta ve sinemaseverlerle buluşuyor.
Film gösterimleri paneller, söyleşiler,
sergiler ve başka etkinliklerle de desteklenmektedir. Bu açılardan İzmir Kısa Film Festivali seyirciyle en fazla
kaynaşan, kitlelere başarı ile ulaşan
özelliğini de koruyor.
Film gösterimlerinin önemli bir kısmı
filmlerin ekip ve oyuncularının da katılımıyla gerçekleşiyor. Festival
böylelikle sinemacı ve seyircileri bir araya getiren önemli bir buluşma noktası.
Etiketler:
Festival,
Fransız Kültür Merkezi,
Hint Sineması,
İzmir,
Kısa Film Festivali,
Yavuz Özkan
6 Eylül 2013 Cuma
Poligon diye bir semt vardı, yerini inşaat pisliği aldı
İzmir, Hatay Caddesi üzerinde eski bir semttir Poligon. Adını Askeri Bölge'den alsa gerek, deresiyle, kalabalığı ve çarpık kentleşmenin örneği ilginç apartmanları ve sokak aralarıyla sıradan bir Anadolu Büyükşehir mahallesidir. Ama mahalledir sonuçta. Binlerce kentlinin yaşamını sürdürmeye çalıştığı, güzel çocukluk anılarının yaşandığı bir bölgedir İzmir'de.
Son yıllarda kendini İzmir'in bitmek bilmeyen metro inşaatına teslim etti Poligon. Yollar kapandı, çukurlar açıldı, apartman girişleri engellendi. Evlerin bir kısmı satılığa çıkarıldı olması gereken en düşük fiyattan. İşte hala devam eden, ara ara duraklayan o metro inşaatından birkaç görüntü.
Son yıllarda kendini İzmir'in bitmek bilmeyen metro inşaatına teslim etti Poligon. Yollar kapandı, çukurlar açıldı, apartman girişleri engellendi. Evlerin bir kısmı satılığa çıkarıldı olması gereken en düşük fiyattan. İşte hala devam eden, ara ara duraklayan o metro inşaatından birkaç görüntü.
Bekleyen malzemelerin bazıları pas tutmuş, bazı yerler ise örümcek ağlarına mekan olmuş.
Memleketin her yerinde olduğu gibi bırakılan her alan çöplük. Çöpümüzü çöp tenekesine atmayı ne zaman öğreneceğiz? O da ayrı mesele....
26 Ağustos 2013 Pazartesi
2 Ağustos 2013 Cuma
Kordon
İzmir'in gününe misafir bir bulut geldiğinde ışığın ve rengin cümbüşü olur.
Fotoğraf, Mustafa Hepekiz.
Fotoğraf, Mustafa Hepekiz.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)