İzmir’i Karşıyakası’na, Karşıyaka’yı İzmirine bağlayan vapurlar olmadan İzmir hakkında bir şey söylemek imkansızdır. Efes, Bergama, Kordon, Alaybey, Yalova ve daha pek çok isim, İzmirlilere sadece birer vapur olmalarından başka, çok daha özel şeyler ifade eder. Uzun yıllardır İzmir’de sefer yapan Körfez vapurları ise İzmir’in canlı tanıklarıdır.
Günün her saatinde farklıdır Körfez Vapurları. Denizin üstündeki ışık oyunlarından denizin kokusuna, inip binen yolcularından martıların haykırışlarına kadar her saat farklı bir deniz üzerinde, farklı vapur vardır sanki. Sabah ayazında, öğle sıcağında, tatlı meltemle gelen gün batımında yediden yetmişe herkes, vapurdayken denizden gelen tatlı nefesi solur birlikte. Yorgun yürekleri sesi ve dinginliğiyle dinlendirirken, ikindi çayıyla yaşam mücadelesi için güç verir bu kentin yorgun ama çalışkan vapurları. Vapur yolcuları arasında geçen tatlı sohbetler, yemek tariflerinden Çeşme sefasına kadar birçok konuyu içerir. Belki de o sohbetlerdir, yolcuları Körfez Vapurlarına müptela eden.
İki yakanın aşıklarının tek yürek olduğu körfez vapurları şairlere, bestekarlara, fotoğraf tutkunlarına sonsuz sayıda enstantane verir. İzmirli fotoğrafçıların ya da İzmir’e konuk gelenlerin kordon boyunda çektikleri her karede körfez vapurları bulunur. Körfez vapurları İzmir’in ve denizin ayrılmaz bir parçası olarak fotoğraf karelerini süsler. Ali Kocatepe de ünlü şarkısında körfez vapurlarının kordonboyu faytonlarla dans ettiğini söyler. İzmir'de çekilen filmlerin hemen hepsinde bir vapur sahnesi vardır.
İzmir'e gelip te körfez vapurunda çay içmemek İzmir'i yaşamamak demektir.
Fotoğraf: Onur Tek ve Alper Çakıroğlu Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi HİR öğrencileri
Körfezde Seyrü Sefer Sergisinden
21 Haziran 2010 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder