25 Mart 2013 Pazartesi

Onların Gözüyle İzmir

Gülen yüzler, o yüzlerden bakan çekik gözler, o gözlerin gördüğü kent, o kente ait o gözlerden çekilen fotoğraflar. Down Sendromu, bir fazla kromozomla hayata farklı bakış açısıyla bakan çocukları anlatıyor. Onların gözünden İzmir ise bir başka güzel. 7 Nisan'da çekik güzel gözlerin gördüğü kente bakmak için AKM'deki sergiye gitmek yeterli.

Basın Bülteninde ise bu özel sergi için neler yazıyor?
Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi, İzmir Valiliği sahipliğinde, İzmir Emniyet Müdürlüğü Toplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğü ve Ulusal Down Sendromu Derneği liderliğinde, down sendromlu bireylere yönelik geliştirilen projelere dahil oldu. Yaşar Üniversitesi’nin gerçekleştirdiği ve Konak Belediyesi’nin de destek verdiği “DS’li Gözünden İzmir” projesi kapsamında 10 down sendromlu bireye fotoğrafçılık eğitimi verildi. Bir ay süren eğitimler boyunca down sendromluların gözünden İzmir fotoğraflandı.

Çekimler sonunda seçilen 60 fotoğraf ise 7 Nisan’da Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) sergilenecek. Ayrıca Yaşar Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Film Tasarımı Bölümü öğrencileri tarafından projenin mini bir belgeseli de hazırlanacak.Çekim yapılan yerler arasında Konak, Kızlarağası Hanı, Asansör, Kordon, Sasalı Hayvanat Bahçesi, Karşıyaka, Konak-Karşıyaka vapuru yer aldı. Çekimler sonunda seçilen 60 fotoğraf AKM’de sergilenecek. Satışlardan elde edilecek gelir ise Ulusal Down Sendromu Derneği’ne bağışlanacak. Bu fotoğrafların İzmir EXPO tanıtım etkinliklerinde de kullanılması planlanıyor. http://haber.yasar.edu.tr/2013/03/22/valilik-emniyet-ve-universiteden-anlamli-isbirligi/

14 Mart 2013 Perşembe

Agoralı Çocuklar Agora'yı Anlatıyor


Agora, İzmir'in içinde sıkışıp kalmış, İzmir merkezindeki tek antik, tarihi, turistik alan. Otobüste giderken camdan hemen görüverdiğiniz, yakın geçmişe kadar derme çatma dükkanların arkasında saklı kalmış, pek gizemi de kalmamış bir alan. Şimdilerde birçok kuruluşun da desteğiyle kentin geçmişine dair özel bir alan olmaya uğraşıyor.


Bir yıldan fazla bir süredir Yaşar Üniversitesi Görsel İletişim Tasarımı Bölümü Agora'da yaşayan çocuklarla fotoğraf çalışmaları yapıyor. Fotoğraflar, yetişkin gözünden çekilmiş gibi. Verilen fotoğraf eğitiminin etkisi yadsınamaz ancak çocuklar da Agora'nın tarihi dokusuyla o kadar bütünleşmiş ki, sanki gündelik yaşamları Agora'nın kullanıldığı dönemde geçiyor gibi.

13 Mart 2013 Çarşamba

İzmir için Acil Yazmak Lazım!

"İstanbul İstanbul Olalı" deyişi sadece Sezen Aksu'nun şarkısına has bir deyiş değil. Blogger okuma listesindeki harika bir blog adı olarak ta sanal aleme kazınıyor bu kavram. Adından, seçilen konulara kadar özenle hazırlanmış bir blog. İzmir için benzerlerini görmek, hatta İngilizce olanlarına rastgelmek sosyal medyayla haşırneşir olan kent tutkunlarının son zamanlardaki arzusu. Zira Türk olmayan biri İzmir'i ziyaret etmeden önce başkalarının görüşlerini  okumak isteyecektir. Hatta İzmir'le ilgili İngilizce ya da başka bir dilde kentin tarihi anlatan, kent yaşamını anlatan içerik arayacaktır gözleri arama motorlarında. Ancak bulması nafile çaba olacağı için İzmir'in Türkçe dışındaki dillerde temsili birkaç turistin olumsuz izlenimiyle sınırlı kalacaktır. Bu ziyaret eden kişi hele bir de blog yazarıysa, okuyucusu çoksa ve Facebook, Twitter gibi yerlerde de izleyeni bolsa yandık demek ki... Artık ne gördüyse, ne anladıysa onlarla sınırlı olacak yazdıkları. Yazılanlar katlanarak artan sayılarda artacağı için olumsuz izlenimlerin, yanlış bilgilerin yayılma etkisi kentin üstüne kabus gibi çökebilir. Bu kıyamet senaryoları Komplo Teorileri filminden alıntı değil, hergün hemen her firmanın, her kentin başına gelebilecek cinsten. Reçetesi belli: Yabancı dil bilen birileri bu işe gönlünü koyup yazacak ta yazacak- İzmir'in tarihi şöyledir, kent yaşamı böyledir, kumrusudur, boyozudur, Kordon'da rakısıdır-rokasıdır, güzel kızlarının beyaz teni buzlu badem içi gibidir diye...

Örnek: http://istanbulistanbulolali.blogspot.com/

12 Mart 2013 Salı

Atlas Oteli'nin Kara Çarşafı Kalksın

Çankaya'da, yani İzmir'in kalbinin attığı yerin tam göbeğinde üstü kara çarşafla örtülü altı katlı eski bir bina Atlas Oteli. Belli, sahipleri otele sahip çıkmaya çalışırken mındar olmuş, camları dökülmüş, olduğu yerde eskimiş. Otel eski bir bina ve tarihine dair anlatılacak çok şey var.

Fotoğrafta Atlas Oteli, Hilton Oteli'yle yan yana gözüküyor. Çarşafı kaldırıp restore ettiren biri çıkarsa ortaya postmodern bir görünüm ortaya çıkacak, hatta İzmir'in tanıtımı için kullanılacak fotoğrafların başında gelecek belki.

Bugün İzmirliler Atlas Otelinin kara çarşafının altında yatan cevheri görmek için isyan ediyor. İzmir Life Dergisi de Mart 2013 sayısına konu yapmış.

F. Onat